KENTSEL BAĞLAMDA KKTC & BÜYÜKKONUK
Tarihi geçmişi antik çağlara kadar uzanan ve birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Kıbrıs adası farklı kültürlerin etkisi altında kalmış ve bu kültürel çeşitliliğin gerek kentleşme gerekse de yapılaşma bağlamında önemli etkileri olmuştur. Söz konusu bu etkiler günümüzde de rahatlıkla gözlemlenebilmekte ve dolayısıyla Kıbrıs aynı zamanda sosyolojik açıdan da önemli bir zenginliğe ev sahipliği yapmayı sürdürmektedir.
Bu bakımdan, KKTC’ nin kentsel çerçevede popülist planlama ve yapılaşma stratejilerine ya da markalaşma projeksiyonlarına ihtiyacı yoktur. Tarihsel geri planı oldukça güçlü olan bu bölgenin ve halkının tanıklık ettiği süreç, özgün kimliği ve sahip olduğu kültürel çeşitlilik ile coğrafi özellikleri KKTC’ yi birçok bakımdan ayrıcalıklı kılmaktadır.
KKTC halkı ya da bölgeyi geçici olarak deneyimleyen her birey için bu coğrafya, salt tarihi geçmişi veya stratejik pozisyonu bakımından değil, maviyi, geniş düzlükleri ve yeşili sakinlikle bir araya getirmeyi başarabilmesi bakımından özgün bir uluslararası odak noktasıdır.
Planlama Kararları
Kentsel mekânlar ve onların gündelik hayattaki işlevleri, kentliye sürekli olarak deneyimleyebilecekleri, daima devinen ve birbiriyle kesişen bir ağ sunar. Bu sistem aynı zamanda bireyin başka kentsel işlevler ya da olgular ile, başka bireyler ya da çevresi ile kesişmesine, bir başka deyiş ile karşılaşmasına olanak verir. Bireyin kendi özü dışındaki her şeyi ifade eden çevresi ile kesişme anı ise sokaklar ile başlar.
Meydanlar, sokaklar ya da caddeler sadece yapılar ile biçimlenmiş alanlar değildir. Aynı zamanda toplumsal olayların gerçekleştiği, insan ve çevresi arasındaki ilişkileri biçimlendiren, sosyal ve de kültürel yani kentsel kimliği meydana getiren ya da sürdüren olguların tamamıdır. Üretim, paylaşım, sosyalleşme gibi birçok katmandan meydana gelen bu mekânlar zincirinin ilk halkası olan sokaklar aynı zamanda kentli bireyin: ait olma, kent hafızasının bir parçası olma ve bu hafızayı sürdürme eylemenin sıfır noktasıdır.
Dolayısıyla, Büyükkonuk köyünü meydana getiren biçimsel özelliklerin sürdürüldüğü, mevcut köy merkezindeki odak alanların yeni bir kesişim noktası olması hedeflenen Eco-Hab yerleşkesinin sağlayacağı bu söz konusu parametreler ile kolayca entegre olabileceği bir tasarım önerilmektedir. Bu bağlamda, mevcut köy dokusuna atıfta bulunan ve arazinin doğal koşullarına meydan okumayan bir planlama stratejisi geliştirilmiştir. Yapılar arası ilişki mevcut köy dokusundan soyutlanmamış, biçimsel çeşitliliği ve çoğulluğu vurgulayan bir planlama kurgusu önerilmiştir.